Ağrılar ‘Evlenince geçer’ diyerek geçiştirilmemeli! Kanser riski var

Her 10 kadından birinde görülüyor

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar, hastalığın birçok gizli tehlike barındırdığına dikkat çekerek, “Endometriozis, kadınların yaşam kalitesini derinden etkileyen kronik ve karmaşık bir sorun. Zira hastalık sadece pelvik ağrılar ve üreme sorunlarıyla sınırlı kalmaz. Migrenden, IBS’e, depresyondan kalp hastalıklarına kadar birçok problem için de risk oluşturur. Bu nedenle, endometriozisi anlamak ve yönetmek, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir.” dedi. Prof. Attar, “Her 10 kadından birinde endometriozis olmasına karşın farkındalık çok düşük. Kadınlar genelde doktora gitmeyi erteliyor, bu da hastalığın ilerlemesine yol açıyor. Şiddetli adet ağrısı varsa mutlaka bir doktora gidilmeli” uyarısında bulundu

Kanser türleriyle ilişkili

Endometrioziste gizli tehlikenin eşlik eden (komorbidite) hastalıklar olduğuna dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erkut Attar, “Eşlik eden hastalıklardan birkaç tanesi iltihaplı kolon sendromu, huzursuz bağırsak sendromu, kas iskelet sistemi ağrıları, ağrılı mesane sendromu ve migren türü baş ağrılarıdır. Bu hastalarda depresyon, anksiyete ve uyku bozuklukları da görülür. Ayrıca hastalığın bazı kanser türleri ile de yakın ilişkide olduğu biliniyor” dedi.

Kısırlık en önemli nedenlerinen biri….

Hastalığın birçok farklı nedeni olabileceğini belirten Prof. Dr. Erkut Attar, “Endometriozis, rahim içinde olması gereken dokunun rahim dışında farklı organlara yerleşip büyümesiyle oluşuyor. Bu durum en çok karın, kasık ve adet ağrılarıyla kendini gösteriyor ve zamanla kronikleşiyor. Hastalığın bir diğer belirtisi de kısırlıktır. Hastayı hekime getiren nedenlerden biri de budur. Endometriozis hastalarında yüzde 30 oranında kısırlık görülür” diye konuştu. 

Genç kızlar dikkat!

Ergenlik dönemindeki kızlarda görülen şiddetli adet ağrılarının genelde “evlenince geçer” diye geçiştirildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Attar, bunun bir hata olduğunu söyledi ve ekledi: “Adet ağrısı nedeniyle okuldan ya da işten geri kalıyorsanız, durum ciddiye alınmalı. Doktora gitmekten çekinmeyin.”

Sendrom şeklinde ortaya çıkabilir

Endometriozisin kadınların yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen karmaşık bir sorun olduğunun altını çizen Prof. Dr. Attar, hastalığın pelvik ağrılar ve üreme sorunlarından ibaret olmadığını ve beraberinde getirdiği eşlik eden hastalıklarla birlikte tablonun tam bir sendroma dönüşebildiğini söyledi. Migren, ağrılı mesane sendromu, huzursuz barsak sendromu (IBS), kas iskelet sistemi ağrıları, uyku bozuklukları depresyon, anksiyete ve hatta kalp hastalıkları gibi durumlarla bağlantılı olan hastalığın hem fiziksel hem de psikolojik sağlık üzerinde derin izler bırakabildiğini söyleyen Prof. Dr. Attar, “Bir arada bulunabilen bu hastalıklarla ilgili ilişki net olarak ortaya konmuş değil. Ya önce bu hastalıklar görülür sonra endometriozis gelişir ya da endometriozis geliştikten sonra bu sorunlardan biri ya da birkaçı görülür. Bu nedenle, endometriozisi anlamak ve yönetmek, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir” ifadelerini kullandı.

Sıklıkla “şeytan ikizler” tablosu yaşanır

Endometriozis ile beraber sık görülen hastalıklardan birinin mesane ağrısı sendromu veya diğer adıyla interstisiyel sistit olduğunu anlatan Prof. Dr. Attar, “İkisi bir arada görüldüğü zaman bu tabloya ‘şeytan ikizler’ denir. Mesane ağrısı sendromu olan hastaların yüzde 60’ında endometriozis de vardır. Yani hastaların büyük çoğunluğu bu durumdan muzdarip olur. Kadının yaşam kalitesinin ciddi oranda düşmesinin yanında iş gücü kaybına da neden olur. Çünkü hastada oldukça ciddi iş gücü kaybına veya yaşam kalitesinde düşmeye neden olur” dedi. 

 

Tedavi edilmezse eşlik eden hastalıklar artıyor

Endometriozisin erken tedavi edilmediğinde eşlik eden (komorbidite) hastalıklarda artış yaşanacağını ifade eden Prof. Dr. Attar, sözlerine şöyle devam etti: “Adet görmeye başlayan genç kızlarda ağrılar şiddetliyse, okuldan veya işten kalmasına sebep oluyorsa ve yaşam kalitesini etkiliyorsa bunun mutlaka araştırılması gerekir. Hastalık ilerlediği takdirde yumurtalıklara zarar verir ve kist oluşturabilir. Bu kistler hem kendileri hem de oluşturduğu biyokimyasallar yüzünden yumurtalık kapasitesinde düşmeye neden olabilir.”

Kanser riski de var!

Endometriozisin özellikle yumurtalık kanserine neden olabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Erkut Attar, “Ayrıca meme, mide ve bağırsak kanserleriyle bağlantılı olduğu düşünülse de bu konuda daha fazla çalışmaya ihtiyaç var. Bu nedenle hastalık ne kadar erken teşhis edilirse riskleri azaltmak o denli mümkün olabiliyor. Dolayısıyla kadınların düzenli sağlık kontrolleri çok önemli” dedi.

Ağrılar “Evlenince geçer” diyerek geçiştirilmemeli!

En önemli sorunun tanı koyulma süreci olduğunu çünkü farkındalığın düşük olduğunu dile getiren Prof. Dr. Attar, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Genç kızlarda adet ağrıları ‘evlenince ya da doğurunca geçer’ şeklinde geçiştiriliyor. Bundan dolayı da tanı koyma süresi 7 yılı buluyor ve bu hastalar tedaviye başlamadan önce ortalama 7 hekim dolaşıyor. Yaşanan zaman kaybı hastalığın ilerlemesine ve daha ciddi sorunlarla karşımıza çıkmasına neden oluyor. Sonrasında eşlik eden hastalıklar dediğimiz komorbidite daha sık görülmeye başlıyor veya kısırlık derinleşiyor. Endometrioziste ağrılar kontrol edilebiliyor ama tekrarlayan bir hastalık. Bu yüzden hastayı sürekli gözlem altında tutmak gerekir.”

Related Posts

İSTAHED’den Sağlık Bakan Yardımcısına yanıt: Tükenmişliğimizi övünç vesilesi yapamazsınız

İstanbul Aile Hekimliği Derneği, Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci’nin, “Hekimlerimiz OECD ortalamasının iki katı hasta bakıyor” sözlerine tepki gösterdi.

Uzmanlar uyardı: Çocuklar arasında çok hızlı yayılıyor!

Çocuklar arasında hızla yayılan el, ayak ve ağız hastalığına karşı uyarıda bulunan Doç. Dr. Samet Özer, özellikle 5 yaş altı çocukların risk altında olduğunu belirterek, hastalığın belirtileri ve bulaşma yollarına karşı aileleri dikkatli olmaya çağırdı.

Sıcak havalarda gazlı içecek tüketmek susuzluğu artırıyor

Sıcak havalarda özellikle bilinçsiz gazlı içecek tüketmenin sağlığı tehlikeye attığını belirten Diyetisyen Mısra Beste Köleoğlu, “Gazlı içeceklerdeki kafein idrar söktürücü etki yapar, bu da su kaybını artırır. Şeker oranı yüksek bu içecekler kan şekerinde dalgalanmalara da yol açabilir. Özellikle diyabet, hipertansiyon ve böbrek hastalığı olanlar için bu içecekler risklidir” dedi.

Bakanlık açıkladı: 5 milyon kişinin yüzde 35’i fazla kilolu

Sağlık Bakanlığı, ‘İdeal Kilonu Öğren Sağlıklı Yaşa’ kampanyasının altıncı haftası sonunda 4 milyon 923 bin 302 kişinin boy ve kilo ölçümlerinin gerçekleştirildiğini, yaklaşık yüzde 35’inin fazla kilolu ve yüzde 26’sının obez aralığında olduğunu açıkladı.

Oldukça zararsız görünen bu belirti karaciğerin aslında tehlikede olduğunu bağırıyor!

Son yıllarda dünya genelinde hem alkole bağlı hem de alkole bağlı olmayan karaciğer hastalıklarında dikkat çeken bir artış yaşanıyor. En yaygın ve çoğu kişinin göz ardı ettiği ilk uyarı ise: vücutta su tutulması.

Türkiye’de her 5 çocuktan 1’i fazla kilolu

Ankara’da lise öğrencisi Mahmut Baloğlu (17) Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Çocuk Obezite Merkezi’nde 6 ayda 30 kilo vererek 163 kilodan 133 kiloya düştü.