İsrail’in Cibaliya’ya saldırısında en az 100 kişi hayatını kaybetti
İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik havadan ve karadan başlattığı saldırılar devam ederken, İsrail ordusunun bölgenin kuzeyindeki Cibaliya’ya saldırılarında en az 100 kişinin hayatını kaybettiği, 20’den fazla kişinin yaralandığı açıklandı.
AA’nın Filistin resmi haber ajansı WAFA’dan aktardığına göre, Gazze’deki sağlık yetkilileri, İsrail’in Cibaliya bölgesine düzenlediği saldırılarda en az 100 kişinin öldürüldüğünü, 20’den fazla kişinin yaralandığını belirtti. En az 100 kişinin de enkaz altında olduğu açıklandı.
İşgal uçaklarının Gazze Şeridi’nin güneyinde yer alan Han Yunus şehrinin kuzey bölgelerine düzenlediği şiddetli hava saldırılarının yanı sıra şehrin farklı bölgelerini ağır top atışlarıyla hedef alması sonucu çok sayıda kişi yaşamını yitirdi ve yaralandı. Ayrıca Gazze Şeridi’nin orta bölgesinde şiddetli patlamaların meydana geldiği belirtilirken olayda ölen ve yaralananların olup olmadığı konusunda henüz bilgi edinilemedi.
GAZZE’DE ÖLDÜRÜLEN GAZETECİ SAYISI 95’E YÜKSELDİ
Gazze’deki hükümete bağlı Medya Ofisi’nden yapılan açıklamada ise İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nin orta kesimlerindeki Nusayrat Mülteci Kampı’nda ailesinin evini bombalaması sonucu gazeteci Hanin el-Kaştan’ın hayatını kaybettiği bildirildi. Ofisin açıklamasında, İsrail’in 7 Ekim tarihinden bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybeden gazetecilerin sayısının 95’e yükseldiği bilgisi verildi.
GAZZE’DEKİ SAĞLIK BAKANLIĞI: İSRAİL, NASIR HASTANESİ’NE SALDIRDI
Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’nın Sözcüsü Eşref El Kudra da İsrail’in Han Yunus kentindeki Nasır Hastanesi’ni top ateşiyle hedef aldığını, saldırıda bir çocuğun öldüğünü duyurdu.
Kudra, yaptığı yazılı açıklamada, atılan top mermisinin hastanenin duvarına isabet ettiğini ancak patlamadığını, saldırının olduğu bölümde tedavi gören 13 yaşındaki Dunya Ebu Muhsin isimli kız çocuğun öldüğünü, üç kişinin yaralandığını kaydetti. Kudra, Ebu Muhsin’in daha önce Han Yunus’ta uğradığı saldırı sonucu ayağının ampüte edildiğini belirtti. Sözcü, “Mermi patlasaydı, büyük bir faciaya sebep olurdu” ifadesini kullandı.
Kudra, yaptığı bir diğer açıklamada da kuzeydeki El-Avde Hastanesi’ne İsrail güçlerince baskın düzenlendiğini, hastane çalışanlarının 4 saat boyunca alıkonulduğunu duyurdu. Askerlerin Hastane Müdürü Ahmed Muhenna başta olmak üzere sağlık personelini alıkoyduğunu, üzerlerini soyduğunu ve insani olmayan koşullarda 4 saat boyunca sorguya çektikten sonra serbest bıraktığını kaydeden Eşref el-Kudra, Muhenna’nın serbest bırakılmayıp bilinmeyen bir yere götürüldüğünü aktardı.
Kemal Advan Hastanesi’nde yaşananların bir benzerinin burada tekrarlanmasından korktuklarını ifade eden Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Kudra, hastanenin ve sağlık personelinin korunması için uluslararası kurumları acilen müdahaleye çağırdı.
‘ULUSLARARASI SORUŞTURMA AÇILMASINI TALEP EDİYORUZ’
Gazze Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Munir el-Burş da Kemal Advan Hastanesi Çocuk Hastalıkları Bölümü Başkanı Husam Ebu Safiyye ve beraberindeki doktorlarla hastanede basın toplantısı düzenledi. Burş, hastaneyi ablukaya alan İsrail askerlerinin hastanenin bazı bölümlerini yıktığını, yardım girişine izin vermediğini, sağlık çalışanlarına, yaralılara ve hastaneye sığınan yerlerinden edilmiş sivillere saldırdığını belirtti.
İsrail güçlerinin hastanede 70’ten fazla kişiyi alıkoyduğunu söyleyen Burş, askerlerin tek tek sorguya çektiği sağlık personelini canlı kalkan olarak kullandığını savundu.
Burş, hastanede yaşananlara ilişkin şu bilgileri verdi: “Ablukanın başından itibaren hastanenin kapısı ve çevresi bombalandı, hastane bünyesindeki binalara ateş açıldı, kadın doğum bölümünün olduğu ikinci kat bombalandı, beş kişi öldü. Kemal Advan Hastanesi Müdür Ahmed el-Kahlut alıkonup bilinmeyen bir yere götürüldü.”
İsrail askerlerinin hastaneye sığınan yerinden edilmiş siviller ile sağlık personelini yarı çıplak bir şekilde büyük bir çukurda toplayarak üzerlerine saldırı köpekleri saldığı, İsrail’e ait iş makinelerinin hastanenin oksijen ünitesini, su deposunu, merkez arşivini ve eczanesini yıktığı belirtildi. Burş, konuya ilişkin açıklamasında, “İsrail güçleri, buldozerle hastane bahçesinde büyük bir çukur kazdı ve öldürdükleri kişilere ait yaklaşık 12 cesedi bu çukura attı. Çukura atılanlar arasında yaralıların olup olmadığını bilmiyoruz. İşlenen bu iğrenç suçlara ilişkin ilgili uluslararası soruşturma açılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘YARALININ ÜZERİNE KÖPEK SALDILAR’
Hastanenin Çocuk Hastalıkları Bölümü Başkanı Ebu Safiyye, basın toplantısında İsrail askerlerinin, hastaneyi ablukaya aldığı ilk gün herkesi bahçeye çıkardığını belirtti. Ebu Safiyye, İsrail askerlerinin baskınında yaşananlara ilişkin şunları kaydetti:
“Hastaneye sığınan yerlerinden edilmiş 65 yaş altı sivillerin elleri havada olarak dışarı çıkmasını istediler. Bu kişilerin eline silah vererek onları direnişçiymiş gibi gösterdiler ve fotoğraflarını çektiler. Sonrasında bu kişileri serbest bıraktılar. Biz bu senaryonun, hastaneye baskın düzenlemek için yazıldığını biliyorduk.
Baskının ikinci günü hoparlörlerle sağlık çalışanlarının dışarı çıkmasını istediler. 75 sağlık çalışanını alıkoydular, elbiselerini çıkardılar, hakaret ettiler, darbettiler, üzerlerine ateş açtılar ve 5 sağlık çalışanını yaraladılar. Bu kişilerin üzerine köpek saldılar. Ayrıca 75 yaşındaki bir yaralının üzerine saldırı köpeği saldılar, yaralı ertesi gün hayatını kaybetti.”
İsrail askerlerinin hastanenin bahçesinde bulunan çadırların üzerinden iş makinalarıyla geçtiği sırada çığlık seslerinin duyulduğunu aktaran Ebu Safiyye, bahçedeki cesetlerle birlikte henüz canlı olan sivillerin de diri diri gömüldüğünden şüphelendiklerini belirtti. Ebu Safiyye, İsrail keskin nişancılarının, hareket eden her cismi hedef aldığını, bu yüzden bahçede olanları göremediklerini kaydetti.
DSÖ’DEN ATEŞKES ÇAĞRISI: HASTALARA YÖNELİK SALDIRILAR SONA ERMELİ
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus da X sosyal medya hesabından Kemal Advan Hastanesi’nde yaşananlara ilişkin paylaşımda bulundu.
“Gazze’nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesinin son birkaç gün içinde etkileyici bir şekilde tahrip edilmesi, hastanenin işlevsiz hale getirilmesi ve en az 8 hastanın ölümüyle sonuçlanması karşısında dehşete kapıldık” ifadelerini kullanan Ghebreyesus, çok sayıda sağlık çalışanının gözaltına alındığının bildirildiğini belirtti.
DSÖ ve ortaklarının gözaltına alınan bu kişilerin durumları hakkında acilen bilgi talep ettiğini vurgulayan Ghebreyesus, “Ambulansların tesise ulaşamaması nedeniyle birçok hastanın, sağlığı ve güvenliği açısından büyük bir risk altında kalarak kendilerini tahliye etmek zorunda kaldıklarını öğrendik. Ölen hastalardan birçoğu, 9 yaşında bir çocuk da dahil, yeterli sağlık bakımının olmaması nedeniyle yaşamını yitirdi” diye konuştu.
Hastane binasında barındığı bildirilen yerinden edilmiş kişilerin sağlık durumundan son derece endişeli olduklarına da değinen DSÖ Genel Direktörü Ghebreyesus, paylaşımında “Gazze’nin sağlık sistemi zaten çökmüştü ve asgari düzeyde çalışan bir hastanenin daha kaybedilmesi sağlık sistemine ciddi bir darbe oldu. Hastanelere, sağlık personeline ve hastalara yönelik saldırılar sona ermeli. Şimdi ateşkes” ifadelerine yer verdi.
İSRAİL ORDUSU: GAZZE’DEK ÇATIŞMALARDA 4 ASKER DAHA ÖLDÜ
Öte yandan, İsrail ordusu, Gazze Şeridi’ndeki çatışmalarda dört askerin daha öldüğünü, bir askerin de ağır yaralandığını açıkladı. İsrail ordusundan yapılan açıklamada, 14 Aralık’ta Gazze Şeridi’nin güneyinde ağır yaralanan Maglan Birliği’nden 20 yaşındaki astsubay üstçavuş Urija Bayer’in öldüğü belirtildi. Duvdevan Birliği’nden astsubay üstçavuş Liav Aloush (21) ile astsubay başçavuş Etan Naeh’in (26) Gazze Şeridi’nin güneyinde öldüğü kaydedilen açıklamada, aynı birlikten bir askerin de ağır yaralandığı aktarıldı.
Açıklamada, İstihkam Taburu Yaholom Birliği’nden astsubay başçavuş Tal Filiba’nın (23) da Gazze Şeridi’nin güneyindeki çatışmalarda öldüğü ifade edildi. 7 Ekim’den bu yana ölen İsrail askerlerinin sayısı 126’sı karadan işgal sürecinde olmak üzere 458’e yükseldi.
HAMAS: İSRAİL GAZZE’DEN ÇEKİLMEDEN ESİR TAKASI MÜMKÜN DEĞİL
Hamas’ın Lübnan’daki yetkilisi Halil el-Hayye de Al Jazeera televizyonuna yaptığı açıklamada, İsrail ordusu Gazze Şeridi’nden çekilmeden ve kapsamlı bir ateşkes sağlanmadan, İsrail ile esir takası anlaşmasından söz edilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Hayye, “Kapsamlı bir ateşkes ve tüm İsrail işgal güçlerinin Gazze’den çekilmesini istiyoruz. Sonra esirler meselesini konuşuruz” ifadelerini kullandı.
İsrailli çevrelerce, ‘Gazze’deki savaş ve Hamas sonrasına’ işaret edilerek kullanılan ‘ertesi gün’ ifadesine değinen Halil el-Hayye, “Gazze’de ‘ertesi gün’ zaferimizdir. Her kim Hamas’tan sonrasını düşünüyorsa, hayal görüyordur. Mukaddesatımız ve topraklarımız özgürleşmeden halkımızı savunmaktan geri durmayacağız” diye konuştu.
Hamaslı yetkili, “Gazze, Batı Şeria ve tüm Filistin tektir, yönetimine de halkımız karar verir. Gazze’nin geleceği, Kudüs’ün ve tüm Filistin’in geleceğine bağlıdır. Biz, Hamas olarak halkımızın bir parçasıyız ve yardımları artırmak için tüm kapıları çalıyoruz” dedi. (DIŞ HABERLER)